Elektrikli güç aktarma organları, artık en ağır ve büyük araçları bile birer hız canavarına dönüştürüyor. Bir zamanlar süper otomobillere özgü olan akıl almaz ivmelenme, günümüzde aile boyu SUV'larda standart hale geldi. Bu trendin en güçlü iki temsilcisi, 1000 beygir gücünü aşan Lucid Gravity Dream Edition ve dört motorlu Rivian R1S, efsanevi bir drag yarışında kozlarını paylaştı.
Yarışın Gidişatı: Agresif Başlangıç ve Sürpriz Lider
Hagerty tarafından düzenlenen yarışta tüm gözler bu iki devin üzerindeydi. Dört adet yeni nesil motoruyla toplamda 1,025 beygir güç ve 1,198 lb-ft tork üreten Rivian R1S, kalkış kontrol sistemiyle adeta bir ok gibi fırladı. Tesla'nın "Cheetah Stance" moduna benzer şekilde aracın burnunu yere yaklaştırarak maksimum yol tutuşu hedefleyen R1S, bu agresif başlangıca rağmen gücünü yere aktarmakta anlık bir zorluk yaşadı.
Yarışın ilk metrelerinde ise sürpriz bir isim öne çıktı: Porsche Macan Turbo EV. Rakiplerinden çok daha hafif olan ve 630 beygir güç üreten Macan, üstün kalkış kabiliyetiyle her iki SUV'u da geride bıraktı. Ancak bu liderlik uzun sürmedi; Rivian ve Lucid, muazzam güçleriyle kısa sürede arayı kapatıp Porsche'yi geçti.
Zaferin Arkasındaki Sır Perdesi: Lucid'in Stratejisi
Rivian zafere doğru gidiyor gibi görünürken, yarışa daha sakin bir başlangıç yapan Lucid Gravity sahneye çıktı. İlk anlarda geride kalan Lucid, hızlanmaya başladığında adeta bir "Boeing gibi çektiğini" kanıtladı. Rivian, 130 mph (yaklaşık 209 km/s) olan limitli azami hızına yaklaşırken ivmelenmesi yavaşlamaya başladı. İşte tam bu noktada Lucid Gravity, farkını ortaya koydu.
Lucid'in zaferinin sırrı, teknik detaylarda gizli. Rivian'ın dört motoruna karşılık sadece iki motora sahip olan Lucid, 1,070 beygir ile daha fazla güç üretiyor ve birkaç yüz kilo daha hafif. En önemlisi ise Lucid'in 155 mph'ye (yaklaşık 250 km/s) varan azami hızı. Rivian elektronik olarak sınırlanırken, Lucid hızlanmaya devam ederek çeyrek mil (400 metre) çizgisini her seferinde önde geçti.
Bu sonuç, elektrikli araç performansının sadece anlık kalkış gücünden ibaret olmadığını, yüksek hızlardaki sürekli çekiş gücünün ve mühendislik verimliliğinin de ne kadar kritik olduğunu gözler önüne serdi. Lucid Gravity, daha az motorla daha etkileyici bir sonuca imza atarak elektrikli SUV arenasında dengeleri değiştireceğinin sinyalini verdi.